İsak Varon (1884-1962)

İsak Varon (1884-1962)

Türk Musikisi Rejisörü

 

1884 yılında Gelibolu’da doğdu. Musevi bestekârlarımızdır. İlk musiki derslerini babasından aldı. O devirlerde Türkiye’ye bağlı olan Selanik’e yerleştikten sonra, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin Adalet Bakanı olan bestekâr Manyasizade Refik Bey’in avukatlık bürosunda çalıştı. Hem patronu olan, hem de musiki ve Türkçe konularında yararlandığı Refik Bey’le beraber İstanbul’a yerleşti.

 

Refik Bey’in ölümünden sonra Selanik’e döndü ve plak firmalarının Türk Musikisi rejisörlüğünü yaptı. Selanik elimizden çıkınca İstanbul’a temelli yerleşti. Sigorta şirketlerinde çalıştı ve Türk Musikisi dersleri verdi. Seksen kadar eseri bulunmaktadır.

 

23 Şubat 1962 tarihinde İstanbul'da hayata gözlerini yumdu.

(http://www.musikiklavuzu.net/?/blog/bestekarlar/isak-varon)

Hicaz makamındaki Türk Aksağı şarkısı ile tanırız:

 Aşk hastasıyım bakma benim nabzıma doktor

Afet mi saadet midir aşk ruhuma bir sor

Her çareyi tünd gönlüme bir başka ateş kor

Bir dert ki o hem çekmesi hem geçmesi pek zor.

 

 Tünd: Sert, şiddetli, haşin.

Klasik formda eserler bestelemiştir. Fasıl şarkılarına önem vermiş olmasından Ağır Aksak, Sengin Semai ve Devr-i Hindi usulleri üzerinde durduğunun kanıtıdır.

Hazırlayan: Suat Yener

İsak Varaon Repertuarı

 Gönül sana çoktan bende ... Bestenigâr Aksak Semâî _
 Kalbimde açılmış dağılan bir kuru güldün Evc Türk Aksağı Halit Bekir Sabarkan
 Son ayrılığın mâtemi tâ rûhumu sardı Evc Sofyan _
 Seyr etmek için seyrini ey rûh-i revânım Ferahfezâ Sengin Semâî Mustafa Reşit Bey
 Aşk hastasıyım bakma benim nabzıma doktor  Hicaz Türk Aksağı _
 Ay doğarken şu tepeden iner zeybekler Hüseynî Düyek Yusuf Ziyâ Ortaç
 Baygın suların göğsüne yaslandı da bî-tâb Hüseynî Türk Aksağı Münir Tevfik Uraz
 Mahzun dilimi şâd edecek yâr ararım ben Hüseynî Aksak _
 Tâkat mı gelir cevrine ey ruhleri gülgûn Hüseynî Sengin Semâî Hâzım Bey
 Anlat bana gül bahçesi gördün mü gül dikensiz Hüzzâm Türk Aksağı Ömer Bedrettin Uşaklı
 Bilemem ben de nasıl düştüm o zâlim eline  Hüzzâm Devr-i Hindî Rûhi Vâmık Bey
 Derd-i dil bitmez derûnumda ne ateşler yanar Hüzzâm Ağır Aksak Avram Naum
 Kaç yıl beni sen tâze yalanlarla avuttun Hüzzâm Aksak _
 Hatice'me varayım diz çöküp yalvarayım Karcığar Türk Aksağı _
 Bir gün şu küçük ağzını ağzımla kapatsam  Kürdîli Hicazkâr Sofyan _
 Çamlarda yine bir şen gecenin neş'esi vardı Kürdîli Hicazkâr Türk Aksağı Rif'at Galip Bey
 Deniz kızı semânın ey safâlı zühre yıldızı Kürdîli Hicazkâr Devr-i Hindî _
 Gönlüm kurudu sızladı rûhum eleminden Kürdîli Hicazkâr Sofyan Rûhi Vâmık Bey
 Mahveyleyecek nazlı civanım beni mahrûm-ı visâlin Kürdîli Hicazkâr Sengin Semâî _
 Menekşeden tac öreyim sevgili kız başına Kürdîli Hicazkâr Curcuna Kadri Bey
 Pek beğendim sevdiğim etvârını Nihâvend Devr-i Hindî Rûhi Vâmık Bey
 Bir yaş gibi gözden süzülüp kalbime aktın Rast Türk Aksağı Halit Bekir Sabarkan
 Firâkınla bahârım ağladı gülşen mezâr oldu Sultânî Yegâh Devr-i Hindî _
 Ben o âteş-fam uzun saçlarda olmazsam nihan Sûzidil Ağır Aksak _
 Sevdiğim bir dem bana yâr olmadı Sûzidil Devr-i Hindî _
 Sorma hâlim nâfile ben söylemem şûh-i şenim Sûzidil Ağır Aksak _
 Bir gün geleceksin diye sevdâmı avuttum  Sûznâk Türk Aksağı Hüseyin Rifat Işıl
 Va'dinde vefâ eyle güzel can senin olsun Tâhir Bûselik Sengin Semâî _
 Mecnûn gibi sensiz geçiyor leyl ü nehârım Uşşâk Aksak _
 Bir mâtem-i firkat tutuyor giryeli gönlüm  Dilkeşhâverân Düyek Hüseyin Avni Bey(Yenişehir'li)
 Çıktım yücesine seyrân eyledim Segâh . Karacaoğlan