Melahat Pars (1918-2005)

Melahat Pars (1918-2005)

 

İsmail Hakkı Bey ve Zehra Hanım’ın kızı olan Melahat Pars, 1918 yılında İstanbul 'un Fatih semtinde dünyaya geldi. İlkokul çağlarında müziğe olan ilgisini fark eden ailesi Kanuni Mustafa Bey’den iki yıl nota ve usul dersleri aldırdı.  Darutta'lim-i Musiki’ye devam etti ve burada Udi Fahri Kopuz 'dan Ud ve makam dersleri aldı. Udi Cevdet Kozanoğlu, Nuri Halil Poyraz ve Mesut Cemil Bey gibi Musikimizin değerli üstatlarda ders alarak Musiki bilgisini ilerletti.

 

1938 yılında hayatını askeri Doktor Hazım Pars ’la birleştirdi. Eşini seven, sayan, ona hayranlığını her fırsatta dile getiren kişiliğe sahipti. Eşinin şark hizmeti için Bitlis 'e gitti ve üç yıl musikiden uzak kaldı. Bitlis’ten tayinleri Ankara’ya çıkmıştı. 1944 yılında Ankara Radyosu'nun açtığı sınavda başarı göstererek, solist olarak çalışmaya başladı.

 

1948 yılında ilk bestesi olan Hüzzam makamındaki:   

 

Avare gönül yine sensiz hicrana daldı

Bilmem ki neden o siyah gözlere kandı

Hasta kalbim yaşamaktan bıktı, usandı

Bilmem ki neden o siyah gözlere kandı

Şarkısının sözleri aile dostları olan Yegâne Teksel 'e aitti. Güfteyi hocası Fahri Kopuz 'a götürdü ve ondan bestelemesini istedi. Hocası kendine iade ederek:  " Hadi bakalım ilk denemeni yap, bu güfteyi bestele " dedi. Bu güzel şarkıyı bestelendiğinde hocası Fahri Kopuz çok beğenmişti.

 

1954 yılında Ankara'dan ayrılarak İstanbul 'a yerleşti. İstanbul Radyosu'unun Türk Musikisi yayınlarına katıldı. Bu yıllarda İstanbul Belediyesi Konservatuarı İcra Heyetine üye oldu. Mesut Cemil Bey bu şarkıyı ilk dinlediğinde çok meşhur olacağını söylemişti. Hicaz makamındaki şarkının sözleri,

 

Ben gamlı hazan, sense bahar, dinle de vaz geç

Sen kendine kendin gibi bir taze bahar seç

Olmaz meleğim, böyle bir aşk, bende vakit geç

Sen kendine kendin gibi bir taze bahar seç

1959 yılında bir gece abajurun ışığında saçlarındaki akları fark ettiği an. “Gümüş tellerle örsem saçının her telini” adlı güfteyi Kürdîlihicazkâr makamında besteledi. Bu şarkının sözleri Şadan Kalkavan 'a aittir. Bu şarkıyı eşi Hazım Pars için bestelediği söylenir.

Gümüş tellerle örsem saçının her telini

Kimse alamaz benden kalbimdeki yerini

Bir an görmezsem inan ölürüm gözlerini

Kimse alamaz benden kalbimdeki yerini

Pars ailesinin üç çocuğu oldu. Behiç,  Erol ve Cengiz Pars, en küçük oğlu Cengiz Pars için bestelediği şarkı ise,

Bir mehtap var, bir de sen bu gecenin içinde

Koşturuyor şu gönül beni aşkın peşinde

Bitmeyen bir duasın her gün sanki dilimde

Koşturuyor şu gönül beni aşkın peşinde

Genç yaşta ölen babasına olan sevgisini yüreğinden nağmelere şöyle döküyordu.

Bin dertle yanan gönüle bir zerre deva yok

Gülsem bile ben, suz-i ciğergâhta neva yok

Zevk kalmadı artık bu viranhanede sensiz

Sevmek dert, aşk gibi rüyada bela yok

 1985 yılında kurduğu Kalamış, Kadıköy ve Marmara Musiki derneklerinde yöneticilik yaptı. Türk Musikisine pek çok sanatçı yetiştiren Melahat Pars,12 Mayıs 2005 Perşembe günü aramızdan ayrıldı. Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi.   (Gazete Kadıköy / 20.Haziran.2007 Serap Kaşıkçı,  , www.milliyet.com.tr/2005/05/17/magazin/ Birsen Altuntaş, http://www.Mûsikiklavuzu.net /blog/bestekarlar/melahat-pars

Hazırlayan: Suat Yener

Melahat Pars Besteleri

 

 Ruhumda bu akşam o ilahi sesi duydum Acem Kürdi Curcuna _
 Ben gamlı hazan sense bahar dinle de vazgeç Hicaz Aksak Sıtkı Angınbaş
 Bir gül gibisin belki güzelsin daha gülden Hicaz Aksak Nahit Hilmi Özeren
 Eller ne derse desin seven gönül unutmaz Hicaz Aksak Halit Çelikoğlu
 Susuz bir çöl gibiydim sendin benim yağmurum Hicaz Curcuna Halit Çelikoğlu
 Sakıya mey sun ki bir gün lalezar elden gider Hicaz Müsemmen Sultan II.Mehmet (Avni)
 Bir gonca gülsün gönlüm bağında  Hüseyni Türk Aksağı M.Celaleddin Bey
 Avare gönül yine sensiz hicrane daldı Hüzzam Aksak Yegane Teksel
 Gül mevsimi gelmişti bugün bağ-ı hezarın Hüzzam Aksak _
 Her zaman bir olur mu ey hunriz nigahım  Hüzzam Curcuna Melahat Pars
 Sazlar kırılan gönlümüzün hüznünü inler Hüzzam Aksak Orhan Rahmi Gökçe
 Sensiz yaşamaktansa ölmek evladır bana Hüzzam Curcuna Melahat Pars
 Ruhum sana bir gizli geliş arzusu duydu Kürdîlihicazkâr Aksak Sıtkı Angınbaş
 Gümüş tellerle örsem saçının her telini  Kürdîlihicazkâr Curcuna Şadan Kalkavan
 Eşi yoktur bana bir sevgili vermiş ki felek Muhayyer Aksak Hikmet Münir Ebcioğlu
 Alam-ı firakınla geçer günlerim ey yar Nihavent Aksak _
 Bezmimizden gitti dildar ağla ey dil ağla sen  Nihavent Curcuna _
 Her gecenin sabahı bir rüyayla yalandır Nihavent Curcuna Şadi Kurtuluş
 Hiç dinmeyen bir arzudur sana olan hasretim Nihavent Curcuna Rifat Ayaydın
 Nağmelerinin esiri oldum coştum bu gece Nihavent Curcuna Ülkü Ergenekon
 Şu gönlümden neler çektim hep vefasız girenler.. Nihavent Curcuna Şadi Kurtuluş
 Bir mehtap var bir de sen Nihavent Düyek Halit Çelikoğlu
 Gecen de günün de ben olmalıyım Nihavent Semai Füsun Ocakçıoğlu
 Gönlümü başka emellerle avutsaydım Nihavent Semai _
 Bin dertle yanan gönlüme bir zerre deva yok Rast Aksak Mahmut Nedim Güntel
 Bir an duramam yare nigah eylemedikçe  Rast Aksak Celal Kadızade
 Geçtin yine içimden  Rast Düyek Mustafa Karpuz
 Gözüm sende açıldı yine sende kapansın Rast Düyek Halit Çelikoğlu
 Rüya gibi geçtiyse nasıl hızla o dünler  Rast Aksak _
 Yine hicran ile gün bitti güneş battı gönül Segah Aksak Mahmut Nedim Güntel
 Bir gün gelir elbette o günler ki mukadder Uşşak Aksak Mahmut Nedim Güntel
 Zalim beni yalnız bırakıp kaçtı bu akşam Uşşak Aksak _
 Gözlerinin ışığında yanan pervaneyim  Uşşak Curcuna Baki Süha Ediboğlu