Sadettin Kaynak (1895-1961)

Sadettin Kaynak (1895-1961)

76 Makam 85 Film Müziği İle En Verimli Bestekâr

15. Nisan. 1895 tarihinde İstanbul'un Taşkasap semtinde dünyaya gelen Sadettin Kaynak, Türk fantezi, şarkı ve film müziği bestekârıdır. İlahiyat Fakültesi’nden mezun olduğu için "hafız" olarak tanınmıştır. Sultanahmet Camii ikinci imamlığına tayin edildi. Sesinin güzelliği çok küçük yaşlarında çevresinin dikkatini çekerek ilk musiki derslerine Hafız Melek Efendi'den ilahi meşk ederek başladı. Kazım Uz'dan nota ve usul dersleri aldı.

 

Bestekârlık hayatı çok yönlüdür. Musikimizdeki beste formlarının geleneklerine uymuş ve her formda eserler vermiştir. Türk Musikisinin en çok beste yapan ve en fazla makam kullanan bestekârı olan Kaynak'ın, 76 değişik makamda beste yaptığı saptanmıştır. 85 Mısır filminin müziğini hazırlamış ve bazen bir filmde 20 eserlik adaptasyonlar yapmıştır. Allah'ın Cenneti, Kahveci Güzeli, Yavuz Sultan Selim Ağlıyor gibi Türk filmlerini de seslendirdi.

 Dertliyim, ruhuma hicranımı:

 Seslendirdiği ilk film "Leyla ile Mecnun" dur. Klasik şarkılarında da zengin motiflere rastlamak mümkündür. Kaynak bestelerinde, bir şarkı içinde birden fazla usul bulmak mümkündür. Musikimizde özel bir yeri olan bestesi "Dertliyim, ruhuma hicranımı" şarkısında iki makam kullanma özelliği göstermiştir. Bu eser Segâh makamında başlayıp Nihavent makamı ile bitiyor.

 Dertliyim ruhuma hicranımı sardım da yine

İnlerim şimdi uzaklarda solan gün gibiyim

Gecenin rengini kattım içimin matemine

Sönen ümid ile günden güne ölgün gibiyim

 

Bahtımın yıldızı sanmıştım seni

Sensiz karanlıktır her günüm Leyla

Ayrılık mecnuna döndürdü beni

Dertliyim yürekten, üzgünüm Leyla

Sevda yaman bir çile, çekenler düşer dile

Ayrılık ölüm gibi, giden gelmiyor Leyla

Gülüm yaprağım soldu, gönlüme hazan doldu

Bir ömür harap oldu, onu bilmiyor Leyla

Cemal Efendi ile İlahi ve fasıl meşk etti. Sadettin Kaynak bir hatırasında hocası Şeyh Cemal Efendi ile geçtiği ilk eser Tab'i Mustafa Efendi'nin Bayati makamındaki Ağır Semaisi  "Çıkmaz derun-i dilden efendim muhabbetin"  şarkısını hocası dinleyince çok beğendi.

İlk Beste:

1926 yılında plâk doldurmak üzere Berlin'e çeşitli tarihlerde Viyana, Paris ve Milano'ya gitti. Berlin yolculuğu sırasında ilk bestesini yaptı. Yol arkadaşı Avukat Şevket Bey, pencereden dışarı bakan Sadettin Kaynak’a şiir yazılı olan bir kâğıt parçası uzattı. Şiirin son iki mısrası Büyükada’da intihar eden bir genç kızın hatıra defterinden alınmış. Av. Şevket Bey çok etkilenmiş ve bunu güfte haline getirmiş. Bu tren yolculuğu sırasında üstat bunu Hüzzam makamında bestelemiştir.

Hicran-ı elem sine-i pür hunumu dağlar

Mahrum-ı emel gönlümü dünyaya ne bağlar

Öldürdüğünüz aşkı perişanımı gördüm

Bir türbe ki ruhum, gelen ağlar, giden ağlar

“Ayrılık elemi göğsümü kanlar içinde bıraktı

Tüm emellerim yoksun kalmışım gönlümü ne bağlar

Aşkımı öldürdüm şimdi kalbim perişan

Bir türbe gibi gönlüm herkes bana ağlar”

Oğlu Günaydın İçin Beste Yapıyor:

 Sadettin Kaynak, 1926 yılında Sultan Selim Camii başimamı Ömer Efendi’nin kızı Fatma Zehra Hanım ile evlendi. Bu evlilikten Emine Cavidan, Ali Yavuz, Ömer Feyyaz, Cengiz ve Mustafa Günaydın adında çocukları oldu.

1978 yılında yayınlanan “Müzik ve Sanat Dergisi”nin 21. sayısında Lâmi Güray makalesinde alıntı şöyle:

 Lami Güray’ın  Mudanya’daki evininin balkonunda Sadettin Kaynak’la Lami Güray çaylarını içerken doyulmaz manzarası ile mehtabı seyre dalmışlar. Bir yandan İstanbul Radyosu’ndan şarkılar dinliyorlar.

 Hicazkâr makamında bir şarkının giriş sazı sırasında. Üstat, acele ile radyonun sesini yükseltiyor. Beraberce şarkıyı dinlediler ve şarkı bitince Üstat, gülümseyerek:

 “Nasıl beğendiniz mi? Bu şarkının bestesini Günaydın dünyaya geldiği gün yapmıştım” dedi.

Bu sözleri ile öteki odada mışıl mışıl uyumakta olan küçük oğlu, daha sonra yüksek mimar ve mühendisi olan Günaydın’ı anlatıyordu. Babası Sadettin Kaynak’ın oğlu Mustafa Günaydın için bestelediği Hicazkâr makamımdaki eserin sözleri şöyle.

 Yüzün güllerden ince, sesin bülbülden tatlı

Gülüşün gonca gonca, neşen altın katlı

Günaydın sevgiliye günaydın gönül aydın günaydın

Dalında biteviye şakıyan ben olaydım

Açarken şen duygular içimin bahçesinde

Gülümsüyor arzular şarkımın nağmesinde

Günaydın sevgiliye günaydın, gönül aydın, günaydın

Dalında biteviye şakıyan ben olaydım

Mustafa Günaydın Kaynak, 1938 yılında doğdu. Beyoğlu Erkek Lisesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi’ni bitirdi. Edirne bayındırlık Müdürlüğü yaptı ve 1993 yılında Trakya Üniversitesi Yardımcı doçenti iken öldü.

Atatürk İle Tanışma:

 Atatürk, musiki toplantılarında Nubar Tekyay, Selahattin Pınar ve Osman Pehlivan’ın olduğu mecliste Safiye Ayla, alışıla gelen repertuarının dışında ilk defa okunacak olan Sadettin Kaynak’ın bestesi “Yanık Ömer” şarkısını okur. Atatürk ilk defa duyduğu bu eserden çok duygulandığını ve Türk Musikisinde hamasi vasfa sahip (cesaretli) bu tür eserlere büyük ihtiyaç olduğunu belirtir.  Atatürk, Safiye Ayla’ya;

 “Çok merak ettim bunun bestekârı kimdir” diye sorar, Safiye Hanım’da:

“Hocam Sadettin Kaynak’a aittir onun yeni bir bestesi olup kendisinden meşk ettim efendim” deyince, Atatürk; “ Bu zatı tanımak isterim” der.  

 Bu toplantının üzerinden bir süre geçtik ten sonra, İzmir’de bir merasimde bulunan Atatürk’e bazı kişiler takdim edilir, takdim edilenlerin arasında, Sadettin Kaynak da vardır. Sadettin Kaynak, Atatürk’ün elini öperken büyük önder, Kaynak’a hitaben;

“Yanık Ömer’in bestekârı sen misin?” sorusuna Kaynak’tan,

 “Evet, efendim” cevabını alır almaz; “Seni çok takdir ediyorum Türk Musikisinde eksik olan hamasi vasıfta (cesaretli) bir çığır açtığından dolayı mütehassıs oldum, bu yönde çalışmalarını devam ettirmeni istiyorum ve kalemi mahsusa da not düşürüyorum ne zaman ihtiyacın olursa sana kapım açıktır. Nerede olursam olayım istediğin an bana gelebilirsin” der.

Sadettin Kaynak, İstanbul’a dönünce evinde masasının üzerinde duran Fuat Hulusi Demirelli’ye ait bir şiir kitabından. Gazi’ye hitap eden bir şiire rastlar.

İzmir’de Atatürk’le tanışmanın heyecanı içinde bu şiiri Evcara makamında ve geçkili usuller taşıyan bir eser besteler.

Kaynak bunu Atatürk’e arz etme heyecanı ile Ankara’ya gider ve Riyaseti Cumhur kalemi mahsusuna telefon eder. Atatürk’le görüşmek ihtiyacında olduğunu belirttir, telefonda beklemesini söylerler, kısa bir aradan sonra kendisine, Atatürk’le hemen görüşmek üzere davet edildiğini bildirirler. Büyük heyecan içinde Çankaya’ya giden Kaynak’ı Atatürk karşılar;

“Gel bakalım Hafız Sadettin Kaynak bir sıkıntın mı var bir ihtiyacın mı var” sorar, Sadettin Kaynak da;

 “Paşam sayenizde hiçbir sıkıntım ve ihtiyacım yoktur, teşvikiniz ve takdiriniz heyecanı içinde size hitaben yazılmış Fuat Hulusi Demirelli’ye ait bir şiir buldum ve besteledim size arz etmek için geldim.” Atatürk:

 “Hangi makamdan besteledin” diye sorar, Kaynak;

 “Evcara makamından” der. Bu defa Atatürk;

 “Yahu bu çok güzel bir makamdır ama zamanın bestekârları her nedense bu makamı kullanmıyorlar, çok merak ettim şunu bir oku da dinleyelim” der.

 Sadettin Kaynak eseri okuduktan sonra, Atatürk çok beğendiğini belirterek eseri dört defa tekrarlatır, hissiyatını belirtir ve içeriye gider elinde bir kitapla döner.

Ulu Önder Atatürk’ün, Kur’an-ı Kerim’in boş sayfasını imzalayarak Sadettin Kaynak’a hediye etmiştir. Kaynak bu hediyeyi gözü gibi saklamış ve çocuklarına kıymetli miras olarak bırakmıştır.

 Yıllarca elim kalbimin üstünde eğildim

Gölgen gibi topraklara aşkınla serildim

Sensin emelim başka emelleri sildim

Dünyayı terennümlerinin gülşeni bildim

Ben sevmeden evvel seni kendimde değildim

Göklerde yeşil gözlerinin aşıkı ay  gün

Gönlüm gibi olamazlar lâkin sana düşkün

Ruhumda güneş doğdu nedir anladım ülkün

Gazi sana göklerden de büyük sevgisi Türk’ün

Ben sevmeden evvel seni kendimde değildim

Kura’nın Türkçe okunması

 Atatürk, bir gün Sadettin Kaynak’ı çağırttı. Bir Kur'anı Kerim verdi. Kur'anı Kerimde muharebeye müteallik (savaşa dair) ayetlerin tercümelerini tespit ederek, ordu kumandanlarına bir nutuk vermesini istedi. Görevi alan Kaynak, çalıştı ve hazırlandı. Atatürk'ün karşısında, Ordu kumandanlarının hazır bulunduğu bir mecliste bu emri yerine getirdi. Atatürk:

 "Yahu, Kur'anda neler varmış da bizim haberimiz yok" dedi.

Atatürk, ezanın Türkçe okunmasından sonra Türkçe Kuran okutulmasına kara vermişti. Kadir gecesi yaklaşıyordu. Bu olayın en önemlisi Ayasofya Camii’nde okunacaktı. Radyo tertibatı bile kurulmuştu. 

 Atatürk, tercümeler üzerinde hassasiyetle duruyor ve karar veremiyordu. Şair Mehmet Akif Ersoy’a tercüme verildi. Ertesi gece Dolmabahçe Sarayı’nın salonunda hocalar, hafızlar ve komutanlar toplanmıştı.

 Atatürk’ün yanında Sadettin Kaynak oturuyordu. Tercümesi yapılmış bir ayete bakarak Kaynak’a ayetin manasını sordu. Kaynak’ın ifadesi ile tercüme birbirine uymayınca Atatürk, Kaynak’a:

 “Oldu mu Hafız” dedi. Kaynak’ta kesin bir ifade ile:

 Türkçe Kur’an olmaz” dedi.

Atatürk düşündü ve fikrinden vazgeçti. Komutanlara dönerek orduya Kur’an- Kerim’den hitabeler irat edilmesi emretti. Ramazan ayının son cuma günü olması sebebi ile Süleymaniye Camii hınca hınç doludur. Mustafa Kemal, Sadettin Kaynak’a:

 “Haydi bakalım, Türkçe hutbeyi de Süleymaniye Camii’nde mukabele ile oku! Amma okuyacağını evvela tertip et, bir göreyim” der.

 Hafız Sadettin Kaynak, minbere çıkmadan önce de Mustafa Kemal’e:

 “Sarık saracak mıyım?” diye sorduğunda şu karşılığı alır:

 “Katiyen sarık istemem. Sarığı bırak, işte bu gece giymiş olduğun elbise ile başı açık ve fraklı olarak git. Fakat hava soğuktur palto giyebilirsin” dedi. Kaynak, Ata’nın dediği gibi sarık giymedi ve hutbeyi başarı ile okudu.

Florya Deniz Köşkü:

 Kaynak, bir gece Florya Deniz Köşkü’ne davet edildi. Salonda kabine üyeleri ile Atatürk ve İsmet Paşa bulunuyordu. Kaynak, Atatürk’ün yanındaydı. Atatürk, Kaynak’a;

 “İsmet Paşa yarın Ankara’ya gidecek. Ona güzel şeyler oku da memnun olsun. Bugün çok yorulduk” dedi.

  Kaynak, yerinden kalktı Florya için yaptığı eserin önce güftesini, sonra da bestesini okudu:

Flurya, Flurya güneş eğildi suya

Pırlanta halkalarla, öpüştü dalgalarla

Flurya, Flurya güneş eğildi suya

Deniz, kadın, neşe, ışık karmakarışık

Renkler mavi, tirşe, pembe, sarı menekşe

Daha sonra Kaynak, gazel okudu. Mecliste başka şarkı söyleyen olmayınca, Paşa yaverlerinden Safiye Ayla’nın çağırılmasını emretti. Sonra Ayla, Nubar Tekyay ve Selahattin Pınar geldiler. Safiye Ayla, Kaynak’ın “Mecnun” şarkısını dinleyenleri mecnun edercesine okudu. Sözleri Necdet Rüştü Efe’ye ait Uşşak şarkının sözleri şöyle:

Bir gündü Leyla’nın yüzüne daldı

Onun devası ile övündü Mecnun

Felek bu güzeli elinden aldı

Yıllarca matemle dövündü Mecnun

Bakanlar ağlardı soluk yüzüne

Kaç gece yummadı gözünü Mecnun

 Atatürk, Safiye Hanım’a sordu:

 “Bu eser kimindir.” Safiye Hanım Kaynak’ın olduğunu söyleyince Atatürk, Kaynak’a dönerek;

 Bu eser seninmiş. Tebrik ederim. Safiye öp hocanın elini”  dedi.

 

Safiye Hanım ısrarla öpmek istese de hocası elini öptürmedi ve Atatürk’e dönerek;

Büyük Atam ben doğurdum. O hayat verdi dedi.

 1955 yılında beyin kanamasına bağlı olarak sol tarafına felç geldi. 3 Şubat 1961 tarihinde yaşamını yitirdi. 4 Şubat 1961 Cumartesi günü Nuruosmaniye Camii’nde kılınan cenaze namazından sonra, Topkapı Merkezefendi Mezarlığı'nda toprağa verildi.

 Askerliğini 1912 yılında Diyarbakır'da ilahiyat zabiti olarak yaptı. Askerlik süresinde Elazığ, Harput, Malatya, Mardin gibi illerimizi dolaştı bu bölgelerin halk müziklerini araştırdı. Eserlerinde çok zengin bir folklor yapısı göze çarpar. Halk Müziği'nin bölgesel motiflerini derinlemesine incelemiş, şarkı ile türkü arası bir özellik taşıyan üslûbunu kullanarak kendine öz bir form yaratmıştır. O yörelerin özelliği olan uzun havaları ve Hoyrat ezgilerini bazen ritimli, bazen resitatif olarak pek çok eserine yansıtmıştır.

 Bu gibi eserleri bestelerken yine bu yörelerde çok kullanılan Hüseyni, Gerdaniye, Muhayyer gibi makamları seçmiştir. Yunus Emre, Karacaoğlan, Emrah gibi değerli halk ozanlarının şiirlerini ustalıkla beslemiş ve anonim halk halk ezgilerini de bu formda bestelemiştir. Kısacası Halk Müziği'ne çeşitli motifler ekleyerek ve Türk Sanat Müziği'nin ilmini bir araya getirerek form oluşmuştur.  Sözleri Karacaoğlan’a ait Mahur türküsündeki gibi:

Ben güzele güzel demem güzel benim olmayınca 

Muhannatın kahrın çekme gel deyip de gelmeyince

Senin çağın geçer olur bu dünyalar kime kalır

Tomurcuk gül gazel olur vaktinde derilmeyince

Karacaoğlan sözün haktır düşmanın dostundan çoktur

Bizimçün ayrılık yoktur ya sen ya ben ölmeyince

Karacaoğlan, “Benim yarim gelişinden bellidir”, “ Ilgıt ılgıt esen seher yelinden” Hicaz, “Ela gözlü benli dilber koma beni el yerine” Hüseyni, Yunus Emre, “Dertli dolap ” Hicaz, Aşık Ömer, “Ela gözlerine kurban olduğum” Hicaz, “Bahar oldu düştün dile sende figan eyle bülbül” Muhayyer, Aşık Hasan, “Senin yazın kışa benzer” Hüseyni gibi türküleri ustalıkla şarkı formuna yakın besteleyerek musikimize renk katmıştır. Eserlerini bir kısmının güftesi kendine aittir. Özellikle Vecdi Bingöl, Fuat Hulusi Demirelli ve Mustafa Nafiz Irmak güftelerini bestelemesi ile dikkat çekmiştir.

1932 yılında bestelediği o yıllarda Safiye Ayla tarafından icra edilen " Çile bülbülüm çile " şarkısının plak, radyo ve konserlerdeki hakkını Safiye Ayla'ya vermiş ve bu şarkı ile anılır olmuş.

 Eserlerinde Mısır Müziği'nin etkisinde kalmıştır. 85 Mısır filminin müziğini hazırlamış ve bazen bir filmde 20 eserlik adaptasyonlar yapmıştır. Allah'ın Cenneti, Kahveci Güzeli, Yavuz Sultan Selim ağlıyor gibi Türk filmlerini de seslendirdi. Seslendirdiği ilk film "Leyla ile Mecnun" dur.

(Dr. Nazmi Özalp , Büyük Türk Musikisi Ansiklopedisi,Cilt:2, S:119, Yılmaz Öztuna, Müzik Ansiklopedik Sözlük, Suat Yener, Şarkıların gözyaşları S: 95, Türk Müziği Külliyatı, Rahmi Kalaycıoğlu, http://www.musikiklavuzu.net/?/blog/bestekarlar/sadettin-kaynak)   

Hazırlayan: Suat Yener

Sadettin :Kaynak repertuarı:

 Bu hâl zuhur etmesin bir daha Acem Aşîran Düyek Cemalettin Altıntaş
 Bulutlar kokunu getirir bana Acem Aşîran Düyek Ramazan Gökalp Arkın
 Daha sevdâmı açarken  Acem Aşîran Aksak _
 Gönül sana tapalı Acem Aşîran Sofyan Fuat Hulûsi Demirelli
 Gönül seni ayık bulsam sorsam hâlin nedir diye Acem Aşîran Düyek _
 Merhem koyup onarma sînemde kanlı dağı Acem Aşîran Lenk Fahte-S.Sem. Fuzûlî
 N'ideyim bilmem elinden senin Acem Aşîran Sofyan Vecdi Bingöl
 Bizim elin koyunları kuzular derdim artar yaralarım sızılar Acem Kürdî Semai _
 Nişanlım ayrı benden, canım ayrı bedenden Acem Kürdî Düyek-Semai ?
 Söyleyin nerde o göz nûru gönül sevgisi yâr Acem Kürdî Düyek Vecdi Bingöl
 Aşk ehline hicrân ile ülfette safa var Acemaşiran Sofyan Vecdi Bingöl
 Geliyor başbuğumuz ulu türk'ün önderi Acemaşiran Sofyan Sadettin Kaynak
 Sanma şâhım alemi sen sadıkane yar olur Acemaşiran Düyek Yavuz Sultan Selim Han
 Keloğlan isterse eğer Acemaşiren Curcuna ?
 Dördünüz birbirinizden güzel ey hemşireler Acemkürdî Aksak Fuat Hulusi Demirelli
 Sahil gecenin gölgesi altında uyuklar Acemkürdî Semai-Sofyan ?
 Yalnız seninim diye aşkıma yeminim var Acemkürdî Aksak ?
 Bizim sahraların başı, pare pare duman şimdi Bayati Düyek-Raks Ak. ?
 Gece gündüz hep sensin benim kaygım kederim Bayati Aksak ?
 Rûhuma sunduğun mukaddes günah Bayati Sofyan Neyzen Tevfik Kolaylı
 Aşkın fecri yüceldi müjdeler olsun gönül Bayati Düyek-R.Aksağı _
 Bin gözyaşının incileşip aktığı andı Bayati Sengin Semai-Cur. Mustafa Nâfiz Irmak
 Her sînede bir gam gelen ağlar giden ağlar Bayati Ağır Aksak _
 Ümit yolu serap mı Bayati Düyek _
 Gece gündüz uyku girmez gözüme  Bayati Araban Düyek Kayıkçı Kul Mustafa(17.yy)
 Geldi bir hâle gönül Bayati Araban Curcuna Mehmet B.Hayret Efendi
 Gonca idik gül olduk Bayati Araban Sofyan Şâdi Kurtuluş
 Kalbin yine niçin küstü  Bayati Araban Nim Sofyan _
 Ömrümün neş'esiz geçti baharı Bayati Araban Aksak Rızâ Tevfik Bölükbaşı
 Beyaz göğsün bana karşı açma beni öldürürsün Bayati Arabân Buselik Curcuna-Düy.-Y.Sem. Âşık Mustafa Gevherî
 Ey menba-ı cûy-bâr-ı rahmet Bayatiaraban Düyek İbn'ül Emin Mahmud Kemal İnal
 Rumelinden göçmen gelir durmadan (Göçmenler) Bayati-Bûs.-Mahur Aksak Sadettin Kaynak
 Çiçekten nağmeden bir deste bağlar Bestenigâr Curcuna Fuat Hulûsi Demirelli
 Ey gönül bir derde düştün derdinin dermânı yok Bestenigâr Düyek Hüseyin Sîret Özsever
 Söyle git ağlanacak hâlini dildâre gönül Bestenigâr Düyek _
 Saçlarıma ak düştü sana ad bulamadım Buselik Düyek-Aksak Ramazan Gökalp Arkın
 Sporcu kızlar Çargâh Değişmeli ?
 Aşk yolunda can veren, bu masumlar eştiler Dügâh Düyek Sadettin Kaynak
 Can vatan canan vatan bûy-i vatan Dügâh Devr-i Hindi ?
 Doğuyor ömrüme bir yirmisekiz yaş güneşi Evc Sofyan Cenap Şahâbettin 
 Elâ gözlerini sevdiğim dilber göster cemâlini görmeye geldim Evc Sofyan Karacaoğlan
 Gönülden isteseydin gönlümde sen olurdun  Evc Düyek-Sofyan ?
 Güzel kızlar kadınlar biliniz ne isterim Evc Curcuna- Raks Ak. Necdet Rüştü Efe
 Kokladım yar elinden güllerin güzelinden Evc Aksak Vecdi Bingöl
 Ağlamış gülmüş cefâya durmadan yanmış gönül Evcârâ Devr-i Hindi Mustafa Nâfiz Irmak
 Yıllarca elim kalbimin üstünde eğildim (GAZİ) Evcârâ Düyek-Curcuna Fuat Hulûsi Demirelli
 Hayat garip bir rüyadır hep tesadüflerle dolu Ferahfeza Sofyan Vecdi Bingöl
 Nemiz kaldı bizim mülk-i Arab'da Ferahnâk Sofyan-Düyek ?
 Ayrılık perde perde uzaklaşır gider de Gerdaniye Aksak Vecdi Bingöl
 Dağların sünbülü var, bağların bülbülü var Gerdaniye Düyek ?
 Devretmedi muradımca zamane Gerdaniye Düyek Aşık Ömer
 Ovalarda meltem ol dağlarda bad-ı saba (Anadolum) Gerdaniye Sofyan-Semai Gündüz Nadir
 Yıllarca çırpındın, yıllarca yandın Gerdaniye Sofyan Nazım Doğan Arma
 Gözler mavi yüz penbe Gerdâniye Türk Aksağı Hamit Baykal
 Yâr ayrılık yaktı beni Gerdâniye Sofyan Ramazan Gökalp Arkın
 Zeyneb'im uçtu gitti Gerdâniye Sofyan Vecdi Bingöl
 Mersin bağları yalı  Gülizar Aksak Vecdi Bingöl
 Şu kimsesiz sahralarda diken oldu gülüm benim Gülizar Düyek-Aksak ?
 Yurdumuz İrem bağı her yanında ırmağı Gülizar Değişmeli ?
 Açıldı gül figân etmekte bülbül nev-bahar oldu Hicaz Aksak _
 Açılırsın güzelim birer kadeh içelim Hicaz Aksak Sadettin Kaynak
 Ağla gözlerim ağla Hicaz Aksak _
 Ağlarız sokaklarda her baharda her karda Hicaz Düyek Mustafa Nafiz Irmak
 Aşkım benim hep ye's ile hicran ile kalbimde uyurken Hicaz S.Semai-Y.Semai ?
 Bahtımın karanlık sarp yamacından Hicaz Raks Aksağı ?
 Bana yardan vaz geç derler gönül senden vaz geçer mi Hicaz Aksak _
 Ben ağlarım eller güler buda başa geşecekmiş Hicaz Düyek Sâdettin Kaynak
 Ben bir garip kuşum yurdum yuvam yok Hicaz Raks Aksağı _
 Benim gönlüm bütün sevmek bütün duymak için yanmış Hicaz Curcuna _
 Benim yârim gelişinden bellidir Hicaz Raks Aksağı Karacaoğlan
 Bir ah çeksem dağı taşı eritir Hicaz Düyek-Semai Sadettin Kaynak
 Bir çiçek açıldı Bilalözü'nde Hicaz Aksak Karacaoğlan
 Bitti her emel bitti güneşim söndü gitti Hicaz Türk Aksağı ?
 Boynunu bükme dolap (Dertli dolap) Hicaz Yürük Semai Yûnûs Emre
 Bu haydutlar birer aptal Hicaz Nim Sofyan Vecdi Bingöl
 Bu yerler ne füsunkârdı Hicaz Düyek _
 Bunca demdir hasretliğin çekerim Hicaz Aksak ?
 Bülbüller gibi çiler mutlu gönül şen gönül Hicaz Sofyan Vecdi Bingöl
 Dağların mazısı var, alnımın yazısı var Hicaz Aksak Reşad Özpirinççi
 Deli gönül gafil olma gözün aç Hicaz Sofyan ?
 Deli gönül gezer gezer gelirsin  Hicaz Düyek Karacaoğlan
 Deniz geçtim düz yürüdüm dağ aştım Hicaz Sofyan Necdet Rüştü Efe
 Dertli dolap (Boynunu bükme dolap) Hicaz Yürük Semai Yûnûs Emre
 Dertli gönül dinle beni Hicaz Düyek ?
 Dırvana vurdim uçdi Hicaz Türk Aksağı ?
 Dıştan viran bağlıyım (TUNA) Hicaz Ağır Aksak Hasan Alî Yücel
 Elâ gözlerine kurban olduğum Hicaz Sofyan Âşık Ömer
 Enginde yavaş yavaş günün minesi soldu Hicaz Sofyan Vecdi Bingöl
 Eser batı karayel açilduk Marmara'ya Hicaz Türk Aksağı ?
 Ey âşık-ı sâdıklar gelin Allah diyelim Hicaz Sofyan Himmet Efendi(Kul)
 Ey şanlı beldenin kahraman kızı (MUDANYAKIZI) Hicaz Düyek Hasan Lâmi Güray
 Garibiz gurbet bize artık bir sıla oldu Hicaz Düyek ?
 Gönlüm onu göğsündeki benden tanıyordu Hicaz Türk Aksağı ?
 Gönlümün içindedir gözden ırak sevdiğim Hicaz Düyek Vecdi Bingöl
 Hazan ile geçti gülşen-i bûstan Hicaz Curcuna Emrâh
 Kalbin derdimi bilse, acırdı belki biraz Hicaz Aksak ?
 Kayboldun içimizden hangi illere gittin Hicaz Sofyan Mustafa Nafiz Irmak
 MUDANYA KIZI (Ey şanlı beldenin) Hicaz Düyek Hasan Lâmi Güray
 Muhabbet bağına girdim bu gece Hicaz Düyek Sadettin Kaynak
 Ne boş yere yanmışım Hicaz Düyek Hasan Lâmi Güray
 Ne feryad edersin divane bülbül (1) Hicaz Nim Sof.Ser.Düy. ?
 Ne feryad edersin divane bülbül (2) Hicaz Düyek Emrah
 Sana derim allı gelin has gelin Hicaz Aksak Karacaoğlan
 Senelerden beri hasret çekerek yâre gönül Hicaz Aksak Gündüz Nadir (Muallim)
 Sevmek suçsa çekinmezdim ölümden Hicaz Düyek Vecdi Bingöl
 Tel tel taradım zülfünü Hicaz Aksak Sâdettin Kaynak
 Uyu benim meleğim Hicaz Düyek ?
 Ümitlerim hep kırıldı o eller benden ayrıldı Hicaz Düyek _
 Yâd eller aldı beni Hicaz Türk Aksağı Vecdi Bingöl
 Yalvarırım gel gitme, beni yalnız terketme Hicaz Düyek Vecdi Bingöl
 Yeşil gözlerini ufkuma ger ki Hicaz Curcuna Ramazan Gökalp Arkın
 Yollarına gül döktüm gelir de geçer diye  Hicaz Düyek _
 Uyu güzel Oğuz'um Hicaz (Hümâyun) Düyek ?
 Ilgıt ılgıt esen seher yelinden Hicaz (Uzzal) Düyek Karacaoğlan
 Son ümîdimde bitti kuş gibi uçtu gitti  Hicaz (Zirgüleli) Düyek Mustafa Nâfiz Irmak
 Bir zaman gençti yaşım, aşk ile hoştu başım Hicaz-Buselik Düyek ?
 Nice yıllar geldi geçti, hiç görmedi aşkım bahar Hicaz-Buselik Aksak Tarık Işıtman
 Beni sana bağlayan gözlerinin rengidir Hicazkâr Nim Sofyan Reşat Bilgin
 Bugün mutlu günümdür Hicazkâr Aksak _
 Canımdan yakın kadınım sen nerdesin ben nerdeyim Hicazkâr Aksak ?
 Çiçeklerin gülüyor sevincinden Hicazkâr Düyek Vecdi Bingöl
 Çözmek elinde değil gönlümü senden kadın Hicazkâr Düyek Fuat Hulûsi Demirelli
 Günlerce durmadan koşar ararım Hicazkâr Türk Aksağı Hasan Lâmi Güray
 Hey pınar derin pınar Hicazkâr Nim Sofyan Vecdi Bingöl
 Leylâ aceb neden ses vermiyor feryâdıma (LEYLÂ) Hicazkâr Düyek Vecdi Bingöl
 Mehtab mı halelendi, sular mı minelendi Hicazkâr Aksak Yıldız Hanım
 Nev-nihalim kim büyüttü böyle bi-perva seni Hicazkâr Curcuna Nedim
 Sarsam seni gönlümce güzel bahtıma kansam Hicazkâr Düyek Vecdi Bingöl
 Yücelerden nazlı nazlı gelin gibi süzülen ay Hicazkâr Sofyan-Düyek Vecdi Bingöl
 Yüzün güllerden ince sesin bülbülden tatlı Hicazkâr Düyek Vecdi Bingöl
 Muhabbet köyünün olsam şarabı Hicazzirgüle Düyek Aşık Seyrâni
 Adın yaşar dillerde kıskanırım sen Ayşe'm Hüseyni Curcuna Sıtkı Can
 Ağlarım çağlar gibi Hüseyni Curcuna Sâdettin Kaynak
 Ay doğarken gecelerden harelenir garip garip Hüseyni Düyek _
 Ayrılık yıldönümü kalbime yâdın doluyor Hüseyni Sofyan-Curcuna Mustafa Nâfiz Irmak
 Bağrıma taş basaydım Hüseyni Düyek Fuat Hulûsi Demirelli
 Bayburt'un eğmeleri, beğenmem değmeleri Hüseyni Türk Aksağı Anonim
 Ben bir çoban kızıyım Hüseyni Oynak-Düyek Vecdi Bingöl
 Beydağı'na yaslanmış sıralı yeşil dağlar Hüseyni Türk Aksağı ?
 Bingöllerden süzülürsün inersin (FIRAT) Hüseyni Nim Sofyan Vecdi Bingöl
 Bir ay doğmuş Pasin'den Hüseyni Sofyan Anonim
 Bir gün için ben olaydım yaradan Hüseyni Raks Aksağı ?
 Bir ılık yaz gecesi her taraf neş'e dolu Hüseyni Değişmeli S.Kaynak-F.Hulusi Demirelli
 Bir yastıkta var olsun gelin ile güveyi Hüseyni Sofyan ?
 Ela gözlü benli dilber koma beni el yerine Hüseyni Sofyan Karacaoğlan
 Elimde silahım var, dilimde Allahım var Hüseyni Sofyan Sadettin Kaynak
 Erzincan yüreğim yaktı dağladı Hüseyni Curcuna Vehbi Cem Aşkun
 Esmer bugün ağlamış Hüseyni Curcuna Sâdettin Kaynak
 FIRAT (Bingölerden süzülürsün) Hüseyni Nim Sofyan Vecdi Bingöl
 Fırat kenarının ince dumanı Hüseyni Curcuna _
 Gidek bizim illere, çiçeklere güllere Hüseyni Düyek Sadettin Kaynak
 Gönül civan ister boyu boyumca Hüseyni Sofyan Ramazan Gökalp Arkın
 Göresin mi geldi beni meleğim (GURBET MEKTUBU) Hüseyni Aksak _
 Gözler var anam gözler var Hüseyni Düyek-T. Aksağı Sâdettin Kaynak
 Güneş yüzlü sünbül yâr  Hüseyni Aksak-Sofyan Fuat Hulûsi Demirelli
 Hasret kavuşturan geliyor Hüseyni Nim Sofyan-Aksak _
 Hatice'm saçlarını dalga dalga taratmış Hüseyni Sofyan Sâdettin Kaynak
 İftirakın ebedi ruhumu hüzne salıyor Hüseyni Ağır Aksak Kıymet Hanım
 Kalbimde biten güldür bu gönül şarkıları Hüseyni Raks Aksağı Ramazan Gökalp Arkın
 Kızıldağdan çıkarsın köpürerek taşarak Hüseyni Sofyan ?
 Köyümün benzeri yok bu ellerde Hüseyni Sofyan Necdet Rüştü Efe
 Ne çare gönül ne çare Hüseyni Sofyan Vecdi Bingöl
 Sabah uyanan ağlar, aşka boyanan ağlar Hüseyni Düyek ?
 Selim Han oldu hünkar (Cenk Türküsü) Hüseyni Sofyan Sadettin Kaynak
 Senin yazın kışa benzer Hüseyni Curcuna Âşık Hasan
 Sesini duydum geldim, gönlüme uydum geldim Hüseyni Düyek ?
 Sînede bir gönül var Hüseyni Aksak Fuat Hulûsi Demirelli
 Sor şu yıldızlara sor doğan aya Hüseyni Düyek-Aksak Fuat Hulusi Demirelli
 Söğütler sıra sıra su verilir mısıra Hüseyni Sofyan ?
 Söğütler sıra sıra su verilir mısıra Hüseyni Türk Aksağı ?
 Tutunca bir yiğit gurbet yolunu Hüseyni Aksak ?
 Yanık Ömer her savaştan bir yara taşıyor Hüseyni Aksak-Sofyan Sâdettin Kaynak
 Yıldırımlarla yanık bağrımızın uğraşı var Hüseyni Düyek Fuat Hulusi Demirelli
 Yüce dağ başında yatmış uyumuş Hüseyni Aksak _
 Ben seni ellere verdim vereli Hüseyni Kürdî Düyek ?
 Selam size selam size Hüseyni-Uşşak N. Sof.-Sem. Sadettin Kaynak
 Beni hüznümle bırak, istemiyorum seni Hüzzam Aksak Mustafa Nafiz Irmak
 Dağların başı kardır Hüzzam Aksak ?
 Eridim inlemeden katı yürekli güzel Hüzzam Aksak-Türk Aks. ?
 Eski libas gibi aşığın gönlü Hüzzam Sofyan Seyrani
 Hangi suçum oldu sebep hicrine Hüzzam Sofyan Sadettin Kaynak
 Kara kazan koldadır, yarim uzak yoldadır Hüzzam Nim Sofyan Anonim
 Ne hazindi o akşam bırakıp gittin beni  Hüzzam Aksak Kadri Kalfaoğlu
 Nurunla yanan gönlüm ümidim gibi yüksek Hüzzam Devr-i Hindi ?
 Sen her zaman kalbimdesin Hüzzam Düyek Mustafa Nafiz Irmak
 Sevenler sevilenler gönül derdi çekenler Hüzzam Sofyan Vecdi Bingöl
 Sular gibi akar çağlar Hüzzam Aksak Tarık Işıtman (Muallim)
 Ya ilâhi bize tevkini göster; amin Hüzzam Nim Evsat Mehmet Akif Ersoy
 Yakın gel bir daha göreyim seni Hüzzam N. Sof.-Düyek Vecdi Bingöl
 Alma tenden cânımı aman Allah'ım aman Hüzzam Düyek Yûnûs Emre
 Artık bu bahçede ötmesin bülbül Hüzzam Aksak Sâdettin Kaynak
 Aşk yolunda bağrı yanık yolcular Hüzzam Düyek Vecdi Bingöl
 Batarken ufukta bu akşam güneş Hüzzam Düyek-Curcuna Atıf Zühtü
 Beklerim her gün bu sâhillerde mahzun böyle ben Hüzzam Devr-i Hindi Rahmi Duman
 Bin hüzün çöktü yine gönlüme akşamla benim Hüzzam Düyek Rahmi Duman
 Bir yer ki sabah olmayacaktır adı gönlüm Hüzzam Devr-i Hindi _
 Çıkar yücelerden haber sorarım Hüzzam Curcuna Vecdi Bingöl
 Gönlüm seher yeli gibi daldan dala essem diyor  Hüzzam Aksak _
 Güzel terk etme beni Hüzzam Nim Sofyan _
 Hicrân ü elem sîne-i pür-hûnumu dağlar Hüzzam Devr-i Hindi Ali Şevket Bey
 Kalbim kanıyor durmadan en tatlı çağında Hüzzam Curcuna Sâdettin Kaynak
 Leylâkların hayâli salkımların emeli Hüzzam Curcuna-Düy. Fuat Hulûsi Demirelli
 Meğer çok sevilenler bir gün unutulurmuş Hüzzam Curcuna Sâdettin Kaynak
 Mehtaplı gecelerde biz sâhile inerdik Hüzzam Devr-i Hindi Sâdettin Kaynak
 O siyah gözlerini bir daha olsun göreyim Hüzzam Aksak-Curcuna Mustafa Nâfiz Irmak
 Saatlerce başbaşa kaldığımız geceler Hüzzam Curcuna Sâdettin Kaynak
 Sevgili ne demek bilmem gönlümce bilen var mı Hüzzam Düyek-Curcuna Vecdi Bingöl 
 Söyle zâlim nerdesin Hüzzam Aksak _
 Uzaktan merhaba olmaz gel ey mestâne bakışlım Hüzzam Düyek Kuloğlu Süleyman
 Yâ sâhibe'l cemâlî ve yâ seyyîd-el beşer Hüzzam Düyek _
 Aşkın beni durmaz yakar Hüzzam (Segâh) Düyek Sâdettin Kaynak
 Bir ses duydum inceden Hüzzam-Mahur Nim Sofyan Vecdi Bingöl
 Fâriğ olmam eylesen yüzbin cefâ sevdim seni Isfahan Düyek-D.Revan Şeyh Gâlip Dede
 Ay saçlarını koyda tararken pupa yelken K.Hicazkâr Aksak Gündüz Nadir
 Aşığım baharın yeşil gözüne Karc.-Zirgüle-Hicaz Sofyan-Curcuna ?
 Bakışları hovarda, buluşalım Fuar'da Karcığar Nim Sofyan Sadettin Kaynak
 Bir gül koparıp göğsüme tak Karcığar Semâi ?
 Bir kız ile bir gelinin ahdı var Karcığar Düyek Karacaoğlan
 Dağları hep kar aldı gülleri hep hâr aldı Karcığar Aksak Sâdettin Kaynak
 Esîrinim civan senin Karcığar Aksak _
 Gam çekme güzel n'olsa bahârın sonu yazdır Karcığar Sofyan-Aksak Fâruk Nâfiz Çamlıbel
 Kara bulutları kaldır aradan Karcığar Aksak Ramazan Gökalp Arkın
 Kınalar yakmış eline (NAZAR DEĞMESİN) Karcığar Aksak Necdet Rüştü Efe
 Kirpiği oyalı kız bakışı rüyalı kız Karcığar Düyek Vecdi Bingöl
 Koçyiğitler durağı şen köyüm şirin köyüm Karcığar Nim Sofyan ?
 Nazlım sana kavuşamam Karcığar Aksak ?
 Oh güzel kız şirin kız bakışları derin kız Karcığar Düyek ?
 Serçeler oynaşıyor kanları kaynaşıyor Karcığar Düyek-Aksak ?
 Şu Sille'nin ufacık taşları Karcığar Düyek ?
 Tanburamın ince kıvrak beli var Karcığar Türk Aksağı Refik Ahmet Sevengil
 Telli turnam yücelerden aştı mı Karcığar Aksak ?
 Uludağı Uludağı dumanlıdır başın senin Karcığar Düyek-Curcuna Sadettin Kaynak
 Uyu kurbanım sana, minicik kelebeğim Karcığar Sofyan Sadettin Kaynak
 Yine geldi evvel bahar günleri Karcığar Aksak Karacaoğlan
 Bir yastıkta kocasın gelin ile güveyi Karcığar-Gülizar D. Turan-Aksak ?
 Savaşkanlık bizimdir (Kılıç Oyunu) Kürdî-Acem Aşîran Düyek ?
 Bir esmer dilberin vuruldum hüsnüne  Kürdîlihicazkâr Curcuna-Düyek Ercüment Er
 Bir gün yaşadık hâtırası yıllara erdi  Kürdîlihicazkâr Sengin Semai Hamid Refik Bey
 Damlalar damla damla içimde çağlar gibi  Kürdîlihicazkâr Sofyan-Semai Huriser Güneri
 Dün kahkahalar yükseliyorken evinizden M. Kürdî Sof.Y.Sem.-Ser. Yahya Kemal Beyatlı
 Gönül başbaşa verip sevişmek hevesinde M. Kürdî Düyek-Semâi Vecdi Bingöl
 Gün olup yadıma geldikçe sönen hatıralar M. Kürdî Aksak ?
 Ne yazık anlamadın kalbimi bir an için olsun M. Kürdî Aksak ?
 Seher yolu gül dağıdır, gönül aşkın budağıdır M. Kürdî Curcuna ?
 Alem bizar oldu benim zarımdan Mahur Nim Sofyan Aşık
 Alemde minnet etmez gönül artık feleğe Mahur Devr-i Hindi _
 Ay doğar katar gider, topuğu batar gider Mahur Düyek ?
 Babam bir asker idi eşim de asker Mahur Sofyan ?
 Bana olan cefa senden değildir Mahur Raks Aksağı ?
 BAYRAM GECESİ (Hoş geldin elimize) Mahur Düyek Vecdi Bingöl
 Bekarlar evlenmeyi küçük bir şey sanmayın Mahur Aksak Sadettin Kaynak
 Ben güzele güzel demem güzel benim olmayınca Mahur Düyek Karacaoğlan
 Gel seninle bu kışın bir yere kapanalım Mahur Aksak Sadettin Kaynak
 Gönül dağlar gibi yalçındır, sarpdır Mahur Aksak Vecdi Bingöl
 Hoş geldin elimize şiir oldun dilimize (BAYRAM GECESİ) Mahur Düyek Vecdi Bingöl
 Kadehinle bana biraz rakı ver Mahur Aksak ?
 Olsa da hoş kokulu dikenidir gül yolu Mahur Düyek _
 Sevgi şefkat iki kardeş Mahur Sofyan Vecdi Bingöl
 Sıçrayınca at sırtına, oluruz zorlu fırtına Mahur Aksak Sadettin Kaynak
 Yine coştu Türk yurdu Mahur Sofyan Sadettin Kaynak
 Atlılar atlılar erler yiğit askerler (Atlılar Marşı) Mahur  Sofyan Vecdi Bingöl
 Ne olaydım yar seninle bir yastıkta baş olaydım Mahur-Hicazkâr Aksak Vecdi Bingöl
 Ben sizinle birlik olup taşırım Mahur-Nihavend Sofyan Necdet Rüştü Efe
 Ateşim hiç sönmedi, şifası görünmedi Mahur-Segâh-Rast Sofyan ?
 Gözüm yok şu cihanda pırıldayan tacında  Mâye (Uşşak-Segâh) Düyek _
 Ada'ya gel gidelim bir gececik bizde kal Muhayyer Aksak Sâdettin Kaynak
 Anacığım nice olur hali yardan ayrılanın Muhayyer Raks Aksağı Necdet Rüştü Efe
 Ay doğdu batmadı mı Muhayyer Sofyan _
 Bahar oldu düştün dile sende figan eyle bülbül Muhayyer Düyek Âşık Ömer
 Başımda duman var kalbimde sızı Muhayyer Sofyan ?
 Batan gün kana benziyor Muhayyer Curcuna Necdet Rüştü Efe
 Ben yıllarca yanmışım sen de büsbütün yakma Muhayyer Raks Aksağı Necdet Rüştü Efe
 Bir gün için ben olaydım yaradan Muhayyer Türk Aksağı ?
 Bu çeng-ü çegane bana gerekmez Muhayyer Aksak ?
 Bu çiçeklerden kim alır Muhayyer Sofyan Vecdi Bingöl
 Bu gece mehtabı koynuna almış Muhayyer Düyek-Aksak Vecdi Bingöl
 Bülbülüm gel de dile (ÇİLE BÜLBÜLÜM ) Muhayyer Düyek Vecdi Bingöl
 ÇİLE BÜLBÜLÜM (Bülbülüm gel de dile) Muhayyer Düyek Vecdi Bingöl
 Dağlar ağardı kardan haber gelmedi yardan Muhayyer Sofyan-Serbest ?
 Derdimden anlayanım bana acıyanım yok Muhayyer Düyek Vecdi Bingöl
 Elmanın alına bak dön de bir dalına bak Muhayyer Nim Sofyan Sâdettin Kaynak
 Esmerim kıyma bana Muhayyer Curcuna _
 Gökler perisi gibi pırıl pırıl Emine Muhayyer Düyek _
 Gurbet elde yaman oldu hâlimiz Muhayyer Curcuna Âşık Kerem
 Güneş gibi şahsım olsa Muhayyer Aksak Tâlibî Coşkun
 Hayat tatlı bir rüya (Boş ver aldırma) Muhayyer Düyek ?
 İndim yâr bahçesine yine düştüm yâreli (YÂRELİYİM YÂRELİ) Muhayyer Sofyan _
 İşte seni seven benim Muhayyer Düyek Necdet Rüştü Efe
 Karşıda kara yonca gel öpeyim doyunca Muhayyer Türk Aksağı _
 Kıroğlan'ın davarı dereye iner Muhayyer Nim Sofyan _
 Ne zaman görsem onu ayaklarım dolaşır Muhayyer Sofyan Sâdettin Kaynak
 Sürmeyi göz öldürür âşıkı nâz öldürür Muhayyer Aksak _
 Yine dumanlı dağlar yollar geçilmez oldu Muhayyer Sofyan-Curcuna Tarık Işıtman (Muallim)
 Yolculuk var Muhayyer Sofyan Vecdi Bingöl
 Pınar başında sandım bir söğüt dalı Ayşem Muhayyer Buselik Aksak Vecdi Bingöl
 Akşam yine gölgen yine gölgen yine akşam Muhayyer Kürdî Serbest-Sofyan Cemâlî Nâbedit
 Aman güzel Maçka'lı Muhayyer Kürdî Sofyan Sâdettin Kaynak
 Bana bir tatlı haber verdi gülen lebleriniz Muhayyer Kürdî Aksak _
 Bir içim su gibi özlerim seni  Muhayyer Kürdî Düyek _
 Bir zaman kalbim boştu kelebek gibi şendim Muhayyer Kürdî Sofyan Mustafa Nafiz Irmak
 Gönlüm özledikce görürdüm hele ... Muhayyer Kürdî Düyek Vecdi Bingöl
 Hani bir gündü "şu derdim sana bir geçse "dedim Muhayyer Kürdî Curcuna A.Adnan Adıvar
 Karlı dağlar yıldızı yamandır yörük kızı Muhayyer Kürdî Düyek İzzet Sâlih Bey
 MUDANYA'LI ŞEHİT (Şükrü Çavuş..) Muhayyer Kürdî Aksak Hasan Lâmi Güray
 Şükrü Çavuş mert yürekli sert bakışlı kahraman Muhayyer Kürdî Aksak Hasan Lâmi Güray
 Yine bahar oldu coştu yüreğim Muhayyer Kürdî Düyek Âşık Emrâh (Erzurum'lu)
 Mecnûn gibi nam istese efsane olurduk Muhayyer-Buselik Sengin Semai ?
 Mecalim yok bir tek söze Müstear Sofyan Vecdi Bingöl
 Şebâbet geçti artık zevk-i mâzî bir serâb oldu Müstear Düyek İlhâmi Bey
 Hicrân gönül belâsı Nevâ Türk Aksağı _
 Elbet gönüllerde sabah olacak Nevâ Buselik Düyek Mustafa Nafiz Irmak
 Hançerim bileğide zağlanır gide gide Neva-Nikriz Düyek ?
 Hicrânla harab oldu da sevdâ eli gönlüm Neveser Aksak Vecdi Bingöl
 Bebek'le Göksu Kanlıca, sulardan evliyor rica Nihavend Semai ?
 Bir kadeh içtim sardı, beni baştan çıkardı Nihavend Düyek ?
 Bu gece mes'ut gece bitmesin bu eğlence Nihavend Nim Sofyan ?
 Canıma can katan yar sevdalar yaratan yar  Nihavend Düyek Vecdi Bingöl
 Çal ahımı inlet güzelim kanasın kalbim elinde Nihavend Aksak Gündüz Nadir
 Doğumun kutlu olsun, taliin nurla dolsun Nihavend Düyek ?
 Dudaklarında bu ilham, dudaklarımda vezin Nihavend Sofyan Sadettin Kaynak
 Flurya Flurya, güneş eğildi suya Nihavend Sofyan Vecdi Bingöl
 Gidiyor eski sene yenisine geçelim Nihavend Düyek ?
 Gül sen dalın olayım Nihavend Nim Sofyan ?
 Hayatın her neş'esini evlilik verir insana Nihavend Semai ?
 Hem neş'elen, hem dans eyle Nihavend Semâi Sadettin Kaynak
 İçimde bir hüzün var bilmem neye üzgünüm Nihavend Nim Sofyan ?
 İstanbul biricik dünya güzeli Nihavend Düyek Vecdi Bingöl
 Köyümün benzeri yok bu illerde Nihavend Serbest-Sofyan Necdet Rüştü Efe
 Kutlu olsun vezirimize ak bir gelin getirdi bize Nihavend Sofyan Vecdi Bingöl
 Mehtab gümüşten oya işliyor yeşil suya Nihavend Düyek-Nim Sof. ?
 Mestim bu gece, bu gece coşkunum, şenim Nihavend Sofyan Vecdi Bingöl
 Ne bekleyen kimsem var, ne çocuğum ne karım Nihavend Düyek-Aksak ?
 Neden uzaklaşıyor saadet aramızdan Nihavend Düyek Mustafa Nâfiz Irmak
 Nedir suçum yüce Tanrım Nihavend Düyek ?
 Okurken aşk kitabını düşünme ıstırâbını Nihavend Düyek Nahit Hilmi Özeren
 Öteden bir peri bana el eder Nihavend Aksak ?
 Ruhumda gezen sevgilisin gözleri mahmur Nihavend Düyek Fuat Hulusi Demirelli
 Saçından kokular çalarken rüzgar Nihavend Serbest-Sofyan ?
 Sararmış çiçeğim yuvasız kuşum Nihavend Düyek ?
 Sen her zaman kalbimdesin Nihavend Nim Sofyan Mustafa Nâfiz Irmak
 Sevgilim senden ırak cana yetti iştiyak Nihavend Düyek Vecdi Bingöl
 Tahirim, can Tahirim benim civan Tahirim Nihavend Düyek ?
 Toprak al kanlara boyandı bugün Nihavend Sofyan Necdet Rüştü Efe
 Vakti gelince gönül, başlar sevince gönül Nihavend Aksak-N.Sofyan Vecdi Bingöl
 Aşk böyledir aşk böyledir aşıkı sevdâ söyletir Nihavent Sofyan _
 Aşkın susuz bağında pınar gibi çağlarım Nihavent Aksak Vecdi Bingöl
 Bahar bitti güz bitti artık bülbül ötmüyor  Nihavent Curcuna-N.Sofyan Ramazan Gökalp Arkın
 Bir hayâl âlemi içindeyim ben Nihavent Düyek Mustafa Nafiz Irmak
 Ey ipek kanatlı seher rüzgârı Nihavent Düyek-D.Hindî Vecdi Bingöl
 Gel göklere yükselelim gel de seninle  Nihavent Aksak Meral Nakip
 Gönül nedir bilene gönül veresim gelir Nihavent Curcuna Sâdettin Kaynak
 Güller ne hoştur renkler ne ince Nihavent Nim Sofyan-Sem. Vecdi Bingöl
 Hatırla ey gönül hoş geçen demi  Nihavent Düyek Vecdi Bingöl
 İlkbahara bürünmüşsün gül yüzüne şal olaydım Nihavent Aksak Ramazan Gökalp Arkın
 JOKOND (Menekşelendi sular..) Nihavent Sofyan Vecdi Bingöl
 Kalblerden dudaklara yükselen sesi dinle  Nihavent Düyek-Semai Vecdi Bingöl
 Kirpiklerinin gölgesi güllerle bezenmiş Nihavent Düyek Nûrettin Rüştü Bingöl
 Mehtâba bürünmüş gece Nihavent Sofyan Vecdi Bingöl
 Menekşelendi sular sular menekşelendi (JOKOND) Nihavent Sofyan Vecdi Bingöl
 Ne dert kalır ne hüzün Nihavent Düyek Vehbi Cem Aşkın
 O gözler siyah gözler (GÖZLER) Nihavent Sofyan Vecdi Bingöl
 Rûhuma gecenin mâtemi doldu Nihavent Düyek Mustafa Nafiz Irmak
 Sevgi kanununun aldım o ilâhi sesini  Nihavent Düyek Fuat Hulûsi Demirelli
 Tez geçse de her sevgide bin hâtıra vardır Nihavent Yürük Semai Necdet Atılgan
 Yalnız seni sevdim seni yaşadım Nihavent Semai-Düyek Vecdi Bingöl
 Kervan gider kavuşmaya bin can gider Nihavend-Hicaz Semai-Nim Sofyan ?
 Dedim"Dilber yanakların kızarmış" Nikrîz Sofyan Âşık Ömer
 Allah Allah deyip ettik sefer Allah yekdir Rast Sofyan ?
 Bahar oldu, tabiat gülüyor için için Rast Nim Sofyan Vecdi Bingöl
 Ben şehîd-i bâdeyim dostlar demem yâd eyleyin Rast Düyek _
 Benim olsan seni bir gül gibi koklar sararım (YASEMEN)) Rast Sofyan Sâdettin Kaynak
 Bir vakte erdi ki bizim günümüz Rast Sofyan Ruhsati
 Biz volkanız, Deryalarla çarpışırız sönmeyiz Rast Sofyan Nureddin Rüştü Bingöl
 Bülbül uyanık uyuyormusun Rast Sofyan Fuat Hulusi Demirelli
 Cihandan göç ederim Yâ Kerim Allah Kerim Rast Sofyan ?
 Demiryolu demiryolu nûra boğdun sağı solu Rast Sofyan Sadettin Kaynak
 Doğmazdı kalbe îman Rast Düyek Ali Ulvi Kurucu
 Duman duman üstüne ben de duman olayım Rast Sofyan ?
 Encâm-ı hayatı bir hesab et Rast Raks Aksağı ?
 Ey milletimin lâhzada halk'ettiği ordu Rast Sofyan Mehmet Akif Ersoy
 Fesaddaknâke yâ hayral berâ yâ Resûlallah Rast Düyek Neccarzâde
 Gir melâmet mülkine mâlik olan ol şâhı Rast Düyek Dertli
 Gün altun başını yine koydu yurdun sinesine Rast Düyek Vecdi Bingöl
 Güneş güneş can güneş Rast Sofyan-N.Sofyan _
 Hayat ne tatlı ipek kanatlı Rast Düyek ?
 Mesud bugün gönüller, gülelim eğlenelim Rast Sofyan Mustafa Nafiz Irmak
 O dudaklar yine yaz geldi de bülbülleşiyor Rast Sofyan Mustafa Nâfiz Irmak
 Şimşek gibi kanatlı, yıldırımlardan  atlı Rast Sofyan Mustafa Nâfiz Irmak
 Türbe-i ravza-i sultan-ı risalettir bu Rast Düyek Neccarzâde Rıza Efendi
 Uyan prenses uyan prenses Rast Değişmeli ?
 YASEMEN (Benim olsan seni bir gül..) Rast Sofyan Sâdettin Kaynak
 Yaşa Ankara yaşa Ankara Cumhuriyetin beşiği sensin Rast Düyek ?
 Yaşatan ölmez yaşar gönüllerdedir yeri Rast Sofyan Vecdi Bingöl
 Aile yuvasını kadındır cennet yapan Rast-Nihavend Sofyan-Semai Vecdi Bingöl
 Gün ufka indi renkler silindi S.Yeg.-Bûs.-A.Aşiran Değişmeli Vecdi Bingöl
 Aşkımın bahçesinde açılan sarı zambak S.Yegah  Düyek-Semai ?
 Ses vermez benim kalbim değme gönül  S.Yegah  Aksak-T. Aksağı ?
 Bileştirdi sevda bizi S.Yegah A.Aşiran Nim Sofyan-Semai ?
 Düştüm onulmaz derde Saba Düyek ?
 Andım o geçen günleri hasretle derinden Sabâ Türk Aksağı ?
 Ağlasın bülbülleri varsın bu bağ-ı alemin Saba-Buselik Ağır Aksak ?
 Esen yelde yadın mı var bülbül neden ağlarsın Segah Curcuna ?
 Geldi belleme ayı, belleyelim tarlayı Segah Türk Aksağı ?
 Gönül sevdin sevilmedin sevda elinde elinde Segah Düyek-Curcuna Vecdi Bingöl
 Ufuklar kara bağladı (Atarük'e Mersiye) Segah Düyek ?
 Yürü sofi yürü yolunda azma Segah Düyek ?
 Ayrılık yaman kelime  Segâh Düyek Vecdi Bingöl
 Bir rüzgârdır gelir geçer sanmıştım Segâh Düyek-Semai Ercüment Er
 Derman kâr eylemez Segâh Sofyan Vecdi Bingöl
 Dertliyim rûhuma hicrânımı sardım da yine Segâh Düyek Vecdi Bingöl
 Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker Segâh Sofyan Mehmet Akif Ersoy
 Gönülden yâdın mı var Segâh Curcuna _
 İncecikten bir kar yağar tozar elif elif diye Segâh Curcuna Karacaoğlan
 Kabrinde benim olmalıdır sen...(FERYÂT) Segâh Düyek Abdülhak Hamit Tarhan
 Kurbanlar tığlanıp gülbank çekildi Segâh Sofyan Şâhika
 Leylâ bir özge candır kara gözlü ceylândır Segâh Düyek Vecdi Bingöl
 Gönül harareti sönmez ne mey ne kevserle Sultânî Yegâh Curcuna Fuat Hulûsi Demirelli
 Yeşiller umman kadar derin olurmuş Sultânî Yegâh Düyek _
 Uyan sevgilim uyan, benim sana yalvaran Sûzidil Düyek ?
 Kalbin acı bilmezse ona halimi göster Sûznak Aksak ?
 Hicran dolu geceler bahtım gibi karadır Sûznâk Düyek _
 Kurban oldum adına Sûznâk Nim Sofyan ?
 Sâkî yeni sevdim bana sen eski şarap sun Sûznâk Aksak Fuat Hulûsi Demirelli
 Gül derler güler yüze gül derler Sûznâk-Nihavend Düyek-Nim Sof. ?
 Filiz oldum büküldüm uzandım kollarına Ş.Ar.-Nikriz-Mahur Nim Sofyan Vecdi Bingöl
 Gecemiz kapkara sâkî sun elin nûr olsun Şedaraban Aksak Fuat Hulûsi Demirelli
 Tenhalarda dolaştık sevda izinde Şedaraban Düyek-D.Hindî Sadettin Kaynak
 Bana bu ten gerekmez can gerektir Şehnaz Düyek Azîz Mahmûd Hüdâî Hz.
 Ben şimdi her emelden her güzelden seni sevdim Şehnaz Değişmeli ?
 Dalda bir ishak öter Şehnaz Düyek _
 Okşayan sesinle taze can buldum Şehnaz Sofyan ?
 Gönlümün sultanısın ferman senin efendim ŞehnazBuselik Düyek-Semai ?
 Günlerce peşinden ağladım koştum ceylan Şehnaz-Hüseyni Sofyan-Nim Sof. ?
 Durup da bir bakışın bütün bir cihan değer Şevkefzâ Düyek-Curcuna _
 Dizlerine kapansam kana kana ağlasam Tâhir Düyek Rızâ Tevfik Bölükbaşı
 Gelinin yüzünde ipek duvarlar Tâhir Aksak _
 Vardım ki yurdundan ayağ göçülmüş Tâhir Buselik Curcuna Hacı Mehmet Emin Zihnî
 Akşam oldu neyleyim, bade doldu neyleyim Uşşak Sofyan ?
 Alemde doğru dost yoktur dedikleri gerçek imiş Uşşak Sofyan Kuloğlu
 Bir hatırasın gençliğimin tatlı çağından  Uşşak Curcuna İ. İlhan
 Bugün en mes'ud günüm Uşşak Düyek Mustafa Nafiz Irmak
 Çiftçiyiz ünümüz var, sevinçli günümüz var Uşşak Düyek ?
 Eyyamın olmadan gemim yürümez Uşşak Nim Sofyan ?
 Gemi yedekte bayrak direkte dayı kürekte Uşşak Sofyan ?
 Giderim önüm gurbet Uşşak Düyek Hamit Baykal
 Haydindi kızlar oyuna haydindi Uşşak Düyek Vecdi Bingöl
 Her seste bir nağmesi var ondan koku alır bahar  Uşşak Sofyan Tarık Işıtman
 Hoy kemençe kemençe zerdali dal mısın Uşşak Sofyan ?
 İneyim gideyim Osmaneli'ne Uşşak Sofyan Karacaoğlan
 Köy hayatı ne güzeldir herkes için bir emeldir  Uşşak Düyek ?
 Nazir olmaz sana alemde teksin Uşşak Aksak ?
 Peşimden bir bahar gelir sanırım Uşşak Curcuna ?
 Süzülmüş damlalar aydan güneşten Uşşak Nim Sofyan ?
 Şen güzeller şen güzeller birbirinden güzeller Uşşak Düyek Vecdi Bingöl
 Tamzara'dan geçtin mi , rakı şarab içtin mi Uşşak Evfer ?
 Toprak ana selam sana ürün doldur harmanlara  Uşşak Nim Sofyan ?
 Yıllarca süren sevgide gönlüm ne kazandın Uşşak Sengin Semai ?
 Yol göründü serime od düştü içerime Uşşak Sofyan ?
 Bir hakikat anladım dünyâda ben her şey yalan Uşşak Müsemmen Sâdettin Kaynak
 Bu gece düğün dernek binbir geceden örnek Uşşak Sofyan Vecdi Bingöl
 DURSUN KAPTAN (Plâklarda sesini..) Uşşak Türk Aksağı Sâdettin Kaynak
 Gemi çıkar yola(Gemi ister yedek ne yelken ne kürek) Uşşak Düyek Sâdettin Kaynak
 Gemi ister yedek ne yelken ne kürek (Gemi çıkar yola) Uşşak Düyek Sâdettin Kaynak
 Gemim gidiyor baştan yelkenleri kumaştan Uşşak Raks Aksağı Sâdettin Kaynak
 Gördüm seni bir gün yeni açmış güle döndüm Uşşak Nim Sofyan Ali Rızâ Sağman
 Gül derler gül derler bana gül derler Uşşak Sofyan Sâdettin Kaynak
 Hoy deniz Karadeniz suların kıpırdaşır Uşşak Türk Aksağı Vecdi Bingöl
 Mihnetle geçen ömrüme bir penbe şafaksın Uşşak Düyek Reşat Bilgin
 Ne idi n'oldu hâlim çektiklerim vebalim Uşşak Nim Sofyan _
 Ne yaptım kendimi nasıl aldattım  Uşşak Düyek Vecdi Bingöl
 Niçin baktın bana öyle dargın mısın durma söyle Uşşak Nim Sofyan Vecdi Bingöl
 Perîşan ömrümün neş'esi söndü Uşşak Aksak-Serbest Ali İlmî (Ceyhan'lı)
 Plaklarda sesini duydum da (DURSUN KAPTAN) Uşşak Türk Aksağı Sâdettin Kaynak
 Sevdâ dolu gözleri sözleri cana yakın (KALBDEN KALBE YOL VARDIR) Uşşak Düyek Sâdettin Kaynak
 Yanakların çiçektir gönlüm bir kelebektir Uşşak Düyek Reşat Özpirinçci
 Yine esti muhabbetin yelleri Uşşak Aksak _
 Rumeli'den göçmen gelir durmadan (Göçmenler) Uşşak-Hicaz Aksak Sadettin Kaynak
 Cevap bekleme kuzum yok diyecek bir sözüm Uşşak-Mahur Düyek Vecdi Bingöl
 Türk işçisiyiz her işin eri Uşşak-Rast Sofyan ?
 Dudağında yangın varmış dediler Zâvil Sofyan Neyzen Tevfik Kolaylı
 Elâ gözlüm yıktın benim evimi Zâvil Sofyan Karacaoğlan