- Anasayfa
- Hakkımda
- Şarkı Sözleri
- Makaleler
- Bestekarlar
- Notalar
- Haberler
- Videolar
- Ziyaretçi Defteri
- Önemli Linkler
- Musikişinas Atatürk
- İletişim
Dediler zamanla hep azalırmış sevgiler
Makam: Hicaz
Bestekar: Bilge Özgen
Sanatçı: Mine Geçili
Güftekar: İlter Yeşilay
Usül: Düyek
Ankara doğumlu olan İlter Yeşilay küçük yaşlardan itibaren şiir sanatına ilgi göstermiştir. O yaşlarda çocuk dergilerinde şiirleri yayınlanan sanatçı, lise yıllarında “Güzide Taranoğlu” güzel şiir yorumlama ödülü aldı.
1980 yılına kadar amatör çalışmaları devam eden Yeşilay’ın sözlerini yazdığı “Dediler zamanla hep azalırmış sevgiler” adlı TSM eseri, 1990 yılında TRT yılın şarkısı ödülü, aynı yıl Milliyet gazetesi yılın en sevilen şarkıları dalında üçüncülük ödülünü aldı.
Bilge Özgen,1987 yılında TRT-TUTAV beste yarışmasında “Kız Sana Bir Hal Olmuş” adlı eseriyle 3.'lük ödülünü almak için TÜTAV’ın Ankara’da Çankaya Sineması’nın yanında olan yerlerine gider. TÜTAV’da yönetici olan Söz yazarı İlter Yeşilay’ın eşi Zeynel Bey, Bilge Bey’i görüp odasına davet eder. Sohbet arasında eşinin de güftelerinden bahsedip telefonla görüşmelerini sağlar.
İlter Hanım Bilge Bey’e telefonda ağlamaklı ve heyecanlı bir sesle iki gün önce yazmış olduğu bir güfteyi duygusal bir şekilde okur. Güfteden ve İlter Hanım’ın bu halinden çok etkilenen Bilge Bey teşekkür edip güfteyi alarak Zeynel Bey’in yanından ayrılır.
Çankaya Sineması’nın olduğu yerden Yukarıayrancı’daki evlerine 15 dakikada yürüyerek giden Bilge Bey çok etkilendiği “Dediler zamanla hep azalırmış sevgiler” adlı güfteyi Hicaz makamında bestelemesi kolay olmuş.
İlter Hanım, 1990 yılında, henüz yeni evli bir çiftken eşi Zeynel Bey ile yaşadığı ufak bir anlaşmazlığın biraz fazla büyümesinden sonra Zeynel Bey, eşini kırmamak için kapıyı çekip dışarı gitmesi üzerine şair. “Hem kendimi hem onu üzdüm” diye duygulanıyor ve kalemine sarılıyor.
Hüzün, korku, pişmanlık ve üzüntü eşinin yokluğunda daha da anlamlı ve belirgin bir hal alınca, aslında insan hayatında küskünlüklerin ne kadar boş ve yararsız olduğunu idrak ediyor. O anki duygularımla oturup bu şiiri yazıyor ve yatak odalarının kapısına asıyor.
Zeynel Bey eve dönünce şiiri okuyor, şiir o kadar anlamlı ve yürekten yazılmıştı ki, sadece kendilerine adeta tüm çiftlere bir mesaj niteliğindeydi.
Şair ve Zeynel Bey sevgilerinin zamanla asla azalmayacağını, aksine her gün bir parça daha çoğalacağını düşündüler. Zira evlilikte sevgi ve saygı şarap gibidir, yıllandıkça aşkların en büyüğü yaşanır.
Aralarındaki sevgi bu şiirle daha bir katlandı, daha bir çoğaldı. O günden sonra birbirlerini incitmemeye, kırmamaya, özellikle dargınlık yaratmamaya daha fazla özen gösterdiler.
Çünkü ömür dediğimiz şey küsecek kadar çok değildi.“Yaşanmışlıklardan yola çıkar ve biraz da hayallerinizi içine katarsanız, notaların üzerinde dans eden her hece insanların yüreklerine daha çabuk ulaşacaktır.”
Diyor İlter Yeşilay, Bilge hocamız da bunun en güzel örneğini Hicaz eseri notalarla süsleyerek kanıtlamıştır.
Her yürekte yankılanan bu anlamlı mesajları, yaşanılan güzel anların ne kadar değerli olduğunu, bir şiirle vurgulayarak hepimizin duygularına tercüman olduğun için, şarkın da böylesine sevilmeyi ve ölümsüzler arasına girmeyi gerçekten her yönüyle hak etmiş.
Dediler zamanla hep azalırmış sevgiler
Olsun bana seninle geçen yıllarım yeter
Nasıl olsa her şeyin zamanla sonu yok mu?
Ömür dediğimiz şey küsecek kadar çok mu?
Dediler ki gün gelir unuturmuş gidenler
Olsun bana aşk dolu geçen yıllarım yeter
Nasıl olsa her şeyin zamanla sonu yok mu?
Ömür dediğimiz şey küsecek kadar çok mu?
Bu güzel eserin mimarlarına nasıl teşekkür edelim bilemem ama tüm çiftlere ve küskün olanlara hediye edilmiş bir eser olarak değerlendiriyorum. Yaşadığımız günün ve mutluluğun değerini bilinmesi dileğiyle…..
Türk Sanat Müziği’ne uzun yıllar bir şair ve güftekâr olarak hizmet veren İlter Yeşilay, bu yolculukta zaman zaman değerli bestekârlarla, güzel eserler üretme şansına sahip oldu. TRT, TSM arşivinde 50 civarında
eseri bestelemiş ve TRT repertuarında yerinialmıştır. Bunun yanı sıra çocuk şarkıları, Türk Hafif Müziği eserleri ve Özgün Müzik eserleri de var.
1990 yılından itibaren Bestekâr Bilge Özgen ile çok yoğun bir sanatsal çalışma içine girdi. Bu yüzden TSM eserlerinin neredeyse tamamına yakınını Bilge Özgen beste yapmıştır.
Hazırlayan: Suat Yener
Lütfen link verilerek veya kaynak göstererek kullanın.