Gecenin matemini aşkıma ötüp sarayım hikayesi-notası

Makam: Hüzzam

Bestekar: Selahattin Pınar

Sanatçı: Mine Geçili

Güftekar: Mustafa Nafiz ırmak

Usül: Curcuna

Bu Hüzzam şarkı Selahattin Pınar’ın hayatındaki unutamadığı hatırasının eseridir.

 

Babası Sadık Bey, radikal bir kişiliğe sahipti. Üstadın Afife Jale ile olan ilişkisini istemiyordu. Bu ilişki yüzünden devamlı tartışıyorlardı. Üstada devamlı olarak bu ilişki bitirmesi yönünde ısrarcı tavır sergiliyordu. Bir gün tartışma sınırına aşıyor birbirlerini kıracak dereceye geliyor.

 

Üstat, babasına bir saygısızlık yapmasın ve ağzından kötü bir söz çıkmasın diye kalkıp meyhaneye gidiyor. Meyhanede geç vakte kadar içki içen Selahattin Pınar, eve döndüğünde çok hazin manzara ile karşılaşıyor. Babasının cansız bedeni karşısında duruyordu. Suçluluk hissiyle babasına sarılıyor ama çok geçtir.

 

Daha sonra yakın arkadaşı şair Mustafa Nafiz Irmak’ın yanına gidiyor:  “Ben ne yapayım artık, nasıl yapayım, kendimi nasıl affettireyim, nasıl bir şey yapayım? Bana bir şiir yaz, bir güfte yaz. Hiç olmazsa babamın anısına bir şarkı besteliyim” diyor. 

 

Mustafa nafiz Irmak, Üstadın duygularını dile getiren bu hazinli güfteyi yapıyor. Üstat bu güfteyi Hüzzam makamında besteliyor.

 

Gecenin matemini aşkıma örtüp sarayım
Gittin artık seni ben nerede bulup yalvarayım
Şimdi ben tıpkı şifasız kanayan bir yarayım
Gittin artık seni ben nerde bulup yalvarayım

 

Bir sevgiliye yazılmış aşk dörtlüsü değil de babanın bu şekilde ölümünü anlatan  “Gecenin matemini aşkıma örtüp sarayım” Hüzzam eseri, dillerde aşk şarkısı gibi dolaşıyor. 

(Suat Yener; Şarkıların Gözyaşları – Altın Koza Yayınları - S:111)

Hazırlayan: Suat Yener