Hastayım yalnızım seni yanımda

Makam: Hicaz

Bestekar: Lemi Atlı

Sanatçı: Çiğdem Gürdal

Güftekar: Rıza Tevfik Bölükbaşı

Usül: Semai

 

 

Daha küçük yaşlarda kendisini musiki ortamında bulan Lemi Atlı, himayesinde olduğu eniştesinin evinde " Küme Faslı " yapılıyordu. Bu fasıllarda küçük Lemi'nin şarkılara eşlik etmesindeki yeteneğini gören Sadık Bey’in teşviki ile Enderuni Vasıf Bey'den ders almaya başladı. Dâhiliye nazırı Reşit Mümtaz Paşa'nın aracılığı ile ünlü bestekâr Hacı Ârif Bey’den makam, usul ve feyiz dersleri aldı.

 

Hacı Ârif Bey'in bulunduğu bir musiki toplantısında, Santurî Ethem Efendi'nin eşliğinde "Humarı yok bozulmaz meclis-i meyhâne-i aşkın" güfteli Muhayyer makamındaki şarkıyı okurken, karar sırasında Hacı Ârif Bey:

 

" Aferin evlâdım! Bir ufak nağme ile tenvir etmişsin. İnşallah zamanın en büyük bestekârı olursun" demiş.

Gür ve etkili bir sese sahip olan Lemi Atlı kısa zamanda Boğaziçi Bülbülü sıfatı ile anılır olmuş. Kendisini dinleyenler

 

“Akan bir su şırıltısını yahut şakıyan bir bülbül sesini andıran gırtlak nağmeleri ile okur” diyorlarmış.

 

Soyadı Kanununun çıkışından sonra "Çizemua" sözcüğünün Türkçe anlamı olan "Atlı" soyadını aldı.

Daha önce aşk yaşadığı ses sanatçısı Mualla Akçay kendisini hasta yatağında iken ziyaret etmiş. Üstat Mualla Hanım’ın ziyaretinden çok memnun kalmış. Eski günlerini anımsarken Rızâ Tevfik Bölükbaşı’nın Hummay-ı Aşk şiirini Hicaz makamında besteledi. Bu beste Mualla Hanım’a ithaf etti.

 

Hastayım, yalnızım, seni yanımda;
Sanıp da bahtiyar ölmek isterim.
Mahmur-u hülyanım, cam-ı leb'inden;
Kanıp da bahtiyar ölmek isterim.

 

Bir olmaz emelin koştum peşinden,
Vuruldum hüsnünün şen güneşine,
Güzel gözlerinin aşk ateşine,
Yanıp da bahtiyar ölmek isterim.

 

Tâliin kahrı var her hevesimde,
Boğulmuş figanlar titrer sesimde,
O güzel ismini son nefesimde;
Anıp da bahtiyar ölmek isterim