Nemrutun Kızı

Makam: Hicaz

Bestekar: Arif Çelik

Sanatçı: Kazancı Bedih-Zara

Güftekar: Arif Çelik

Usül: -

“Nemrutun Kızı” efsanelerle dolu aşk hikâyesini anlatır. Hikâyenin içine girdikçe efsane ve tarih dolu bilgilere kavuşuruz. Hz. İbrahim’den Urfa isminin doğuşuna kadar tarih bilgileri iç içedir.

 

Arif Çelik’in Nemrud’un Kızı Türküsü Üzerine, Türküler halkın sevincini, coşkusunu, yasını dile getirmiş ve türkünün sözleri ile bir tarihi aşk hikâyesini anlatmıştır.

 

“Nemrutun Kızı” Türk halkının Hz. İbrahim’e olan sevgisini ve saygısını da yansıtır.

 

Şimdi bu efsaneyi izleyelim.

 

Efsaneye göre, Nemrut adında zalim bir kralın kızı olan Zeliha, Hz. İbrahim’e aşık olur. Ancak babası bu aşka engel olmak için Hz. İbrahim’i ateşe atmak ister. Zeliha, Hz. İbrahim’i kurtarmak için babasına karşı gelir ve ateşe atlar. Ateş, Zeliha’yı yakmaz ve onu bir gül bahçesine dönüştürür. Hz. İbrahim ise ateşten sağ çıkar ve Zeliha’nın gülleri arasında dolaşır.

 

Nemrudun kızı efsanesi, Türk halk edebiyatında çeşitli şekillerde işlenmiştir. Efsane, ağıt, destan, hikâye, türkü, şiir gibi türlerde anlatılmıştır. Efsanenin en bilinen anlatımı ise Yunus Emre’nin “Nemrudun Kızı” adlı şiiridir. Bu şiirde Yunus Emre, Zeliha’nın Hz. İbrahim’e olan aşkını ve fedakarlığını dile getirir.

 

Nemrudun kızı Zeliha aşık oldu İbrahim’e

Babasına karşı geldi atıldı ateş demine

 

Ateş yaktı Nemrut canı yakmadı Zeliha canı

Gül bahçesi oldu canı dolaştı İbrahim gani

 

Yunus Emre der gerçek aşkın ile yanarsak

Ateş bizi yakmaz Hak yolunda kurban olursak

 

Nemrutun kızı efsanesi, Türk halk kültürünün zenginliğini ve derinliğini gösteren bir örnektir. Efsane, aşkın gücü, inancın zaferi, fedakârlığın erdemi gibi temaları işler. Efsane,.

(https://www.harranovasi.com/nemrudun-kizi-hikayesi)

 

Türkünün sözlerinin anlamını ve hikâyesini bilerek dinlerseniz, türkünün duygusal boyutu ve tesiri daha da artar. Şanlıurfalı Bestekâr Arif Çelik’in “Nemrutun Kızı” Türküsü ve öyküsü üzerinde duracak, türkü ile ilgili konulardan söz edecek, türkünün arka planına, doğuşuna neden olan olaylara değinelim.

 

Nemrut’un kızı yandırdı bizi

Çarptı sillesini felek misali

Sil yazımızı kurtar bizi

Çarptı sillesini felek misali Mevlam gör bizi

 

Ocağım söndü nasıl belâdır

Bırakıp gitti bu ne devrandır

Dünya gözümde Kerbelâ’dır Allah’tan bulasın

 

Kararsın bahtın yıkılsın tahtın

Yalvardım yakardım yol bulamadım

Ah bulmasaydım kara yazım

Evirdim çevirdim yaranamadım ayandır halım
 

Hz. İbrahim’in hikâyesinden esinlenerek yazılmış bir şiir bu. Arif Çelik, 1982 yılında bestelediği türküyü çeşitli müzik ortamlarında seslendirdi. Urfa sıra gecelerinin vazgeçilmez türküsü oldu.

 

2004 yılında Ses sanatçısı Mahsun Kırımızıgül, Merhum Kazancı Bedih ile düet yapınca “Nemrutun Kızı” türküsü çok sevildi, geniş halk kitlesine ulaştı ve beste herkes tarafından bilinir oldu.

 

Gelelim Türkünün Hikâyesine.

 

Hz. İbrahim’i Ateşe Atan Zalim Kral Nemrut İle İlgidir. Türküde geçen “Nemrutun Kızı” sözü Hz. İbrahim’i ateşe atan Hükümdar Nemrut’un zalimliğine atfen sevgiliye serzeniş olarak kullanılmıştır. Bu nedenle türkünün hikâyesinin ana temasında Hz. İbrahim ve Nemrut olayı ile de ilgilidir.

 

Efsaneye göre Nemrud, yaklaşık dört bin yıl önce Urfa’da yaşamış zalim ve mağrur bir Babil kraldır. Kendisini Allah olarak görür. Rüyasında saltanatını, doğacak bir çocuğun yıkacağını görünce, o yıl doğan bütün erkek çocukları öldürtür.

 

Bu günlerde, Nemrutun başdanışmanı Azer’in hanımı Sare’de hamiledir. Doğum vakti yaklaşınca gizlice bugünkü Urfa Kalesi’nin kuzeyinde bulunan küçük bir mağaraya gider ve tek başına Hz. İbrahim’i doğurur.

 

Mağarayı kendilerine korunak olarak kullanan ceylanlar bu küçük çocuğu kendi sütleriyle beslerler. İbrahim büyünce, halka yaptığı zulümlerden ve putlara tapınmasından dolayı Nemrut’la mücadeleye başlar.

 

Nemrut, Hz. İbrahim’i yakalatarak hazırlattığı mancınıktan ateşe atar.   Ateş suya, odunlar da balığa dönüşür. Ateşin ortasında güzel bir pınar oluşur, çevresi yeşillenir, güllük gülistanlık olur. Hz. İbrahim’in düştüğü yere Halilür Rahman Gölü (Balıklı göl) denilir. Bügün de Şanlıurfa’da “Balıklı Göl” kurtsaldır.

 

Hz İbrahim’in ateşe atılması ile ilgili Kuran-ı Kerim Enbiyâ Suresi 69. Ayetinde zikredildiği üzere Allah, ateşe “Ey ateş, İbrahim’in üzerine serin ve selâmet (zararsız) ol” der. Böylece ateş Hz. İbrahim’i yakmaz. Hz. İbrahim’in ateşe atılmasında bir aşk öyküsü de vardır.

 

Nemrut’un üvey kızı Züleyha, Hz. İbrahim’e inanmıştır ve ona âşıktır. Nemrut Hz. İbrahim’i ateşe atılınca, dayanamaz, o da kendini ateşe atar. Çok güzel bir kız olan. Züleyha’nın düştüğü yer de “Züleyha’nın Gözü” anlamına gelen “Ayn- Zeliha Gölü” oluşur. (Züleyha ismi kelime anlamı olarak, doğaüstü güçleri olduğuna inanılan, genellikle masallarda adı geçen çok güzel kadın “Su perisi” anlamına gelir.)

 

Günümüzde Halil-ür Rahman Gölü ve Ayn-Zeliha Gölü binlerce kişi tarafından ziyaret edilmektedir. Tarihte pek çok kendini beğenmiş, mağrur kralın sonu gibi Nemrut’un ölümü de feci olmuştur. Kendini güçlü, kuvvetli zanneden, kendini ilah sayan, zalim kral Nemrut’un ölümü, topal bir sinek tarafından olmuştur. 

 

Efsaneye göre, topal sinek, Nemrud’un burun deliğinden girerek yavaş yavaş beynini kemirmeye başlayınca, Nemrut ıstırabını dindirmek için her çareye başvurur. Sonunda keçeden yaptırdığı tokmaklarla başına vurdurmaya başlar. Bu şekilde tokmak altında can verir. Nemrut’un kafasına tokmaklarla vuruldukça, (Vur ha.. Vur ha… Ur ha.. Ur ha..) diye bağırmasından dolayı ilin adına “Urha”, daha sonra da “Urfa” denildiği söylenir. (Abuzer Akbıyık - https://yaziatolyesi.com/nemrudun-kizi-turku-hikayesi-abuzer-akbiyik.html)

Hazırlayan: Suat Yener

Sıra Gecesi-Kazancı Bedih

Konser- Zara-Serkan Çağrı-Cumali Özkaya

 

Nota: https://neyzen.com/nota_arsivi/05_turkuler/nemrudun_kizi.pdf